28 Mayıs 2010 Cuma

Son Bir Adım!


Serinin 4. maçı 85-79'luk Fenerbahçe Ülker galibiyetiyle noktalandı ve şampiyonluğa sadece bir adım kaldı. İlk maçta olduğu gibi maça yine iyi başlayan taraf Fenerbahçe idi. İlk 8 sayıyı sürekli olarak içeri indirilen ve uzunlar arası yapılan paslaşmalarla bulan takımımız bu dakikadan sonra kendi dönen tekerine çomak sokup nedensiz biçimde dış şutlara yöneldi. Dış şut seçiminde Ukiç'ten Mirsad'a kadar herkes yanlış set ve tercihlere yöneldi. Bunu değerlendiren Efes, bulduğu mucizevi sayılacak birkaç üçlüklerle farkı 17 sayıya kadar çıkardı.

İlk maçta olduğu gibi bu maçta da açılan farkın suni olacağı ve eritilebileceği aşikardı fakat 3. çeyreğin ortalarına kadar bunu takımımızda görmek neredeyse imkansızdı. Fakat bu çeyrekte başlayan ön alan baskısı karşısında 3 pozisyondan eli boş dönen Efes potasını çok akıllı şekilde döven Fenerbahçe farkı eritti, öne geçti ve maçı kontrollü oyunu ile bitirdi. Belki takımın önünde uzanması gereken 1 galibiyet daha var ama bu kadar iyi savunma ve eritilen 17 sayılık fark Efes cephesini sinir harbinde bir adım geride bıraktı.

Greer'ın ikinci yarıdaki oyunu şu ana kadar serideki en iyi oyunuydu. Topu yarı alana kadar Kinsey ile getirip Greer'ın öldürücü şutlarından belki de ilk kez bu kadar fazla yararlandık. İçeri katedip bulduğu sayılar ise onun ve bizim adımıza ekstra sayılardı. Mirsad, Efes'in 4 kısalı savunma düzenine geçtiği dönemlerde savunma direncini arttıran isimdi. Bu olumlu hamlelerin yanında yapılan belki de artık takımın kimyasına yerleşen "benchte oyuncu unutma" krizimiz yine nüksetti. İlk yarı savunma adına takımın en iyisi olan Semih ikinci yarıda yine benche mahkum oldu. Burada Preldzic'in ikinci yarıdaki mükemmele yakın oyununun da etkisi olduğunu söylememiz gerekiyor.

Efes cephesinde ise Ender'in süreki içeriyi beslemeyi düşünen oyun yapısı,maçın belli dönemlerinde mükemmele yakın savunma yapan Fenerbahçe için fazla sıkıntı yaratmadı. Charles Smith, Shumpert ve Nachbar'ın ekstra dış şut yüzdeleri dikkat çekiciydi. İlk maçta yapılması muhtemel Nachbar-Shumpert tribün değişikliği belki de serinin gidişatını etkileyebilirdi.

Bugün Fenerbahçe adına herşey iyi gitti ve yolun sonundaki ışık göründü fakat taraftar olarak artık sezonun sonuna yaklaşsak ta yanlışlarımız devam ediyor. Taraftar mutlaka gelişen olaylara tepki verecektir, vermelidir de fakat o sırada herkesin desteğine ihtiyaç duyulan anlarda protestolar olmamalıydı. Lakin 3. çeyrekte takıma verilen müthiş destek herşeyi özetliyordu. Bir taraftarın takıma maç kazandırdığının en güzel örneklerinden birini yaşamak umarım taraftarı son maç öncesi kendine getirir.

Artık Ayhan Şahenk'te bu işi bitireceğiz. Tabi ki bu savunmanın dozajının ve hırsın derecesinin düşmemesi gerekiyor. İnanmış bir takımımız var ve hafta sonunda şampiyonluğu kutlamaya çok yakınız.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder